Krizin çözümü, sorunda saklı…
Dünya 1929 yılından beri görülmemiş büyüklükte bir ekonomik krizle karşı karşıya. Ekonomik krizler dünyayı çok boyutlu olarak etkiliyor. Özellikle uluslararası ticaretin geliştiği ortamlarda, bir ülkenin kriz yaşaması diğer tüm ülkeleri etkiliyor. 1929 krizi sonucu uluslar arası ticaretin büyük boyutlarda azalmasına yol açmıştı. Ayrıca 1929 krizinin sonunda büyük bir dünya savaşı çıkmıştı.
Yaşadığımız krizin sonuçları hakkında bu tip öngörülerde bulunmak için erken. Çünkü krizin boyutları ve olası etkileriyle ilgili henüz herşey netleşmedi. Ancak netleşmiş bazı noktalar da var:
Krizin nedeni, likidite fazlasının üretim dışı kazanç araçlarında değerlendirilmesidir. Bankalar ellerindeki büyük paraları değerlendirecek yer bulamayıp, daha önce kredi vermediği, güvencesi, geliri, mesleği olmayan kişilere para vermeye başladılar. Bu kişiler aldıkları kredilerle ev aldılar. Bankalar verdikleri kredileri ikincil piyasalarda değerlendirdiler. Talep artışı ev fiyatlarını yükseltti. Yeni evler daha yüksek fiyatlarla alındı. Bir süre sonra kredi taksitleri ödenememeye başladı. Evler bankalara geri döndü. Ancak bu arada arz fazlası ve talep azalması yüzünden ev fiyatları düşmeye başladı. İkincil piyasalardaki kağıtların değeri kalmadı. Sonuçta zincirleme olarak; bankalar, bankaların kredilerini sigortalayan sigorta şirketleri ve ikincil piyasalardaki alıcılar batmaya başladı.
Bu süreçteki sorun evi alan kişinin gelirinin olmaması ya da düşük olmasıydı. Yani eğer kredi verilen kişinin çalışabileceği üretim tesislerine de yatırım yapılsaydı durum farklı olurdu.
Üretim olmadan gerçek değerin oluşturulamayacağı gerçeği göz ardı edildi.
Sermayenin anlamı, reel sektörün olduğu ortamlarda vardır. Para bir değerdir. Ancak tek başına, kendinden menkul bir değeri yoktur. Karşılığında alınabilecek ürün ya da hizmetler olduğunda bir değer ifade eder. Yani dün olduğu gibi, bugün ve yarın da reel sektörün önemsenmediği ortamlarda sadece sermaye bir değer ifade etmeyecek.
İşte bu gerçeklerden hareketle, krizin doğurduğu sorunların çözümü için 10 maddeden oluşan bir öneri raporu hazırladık. Bu raporumuzun ayrıntılarını dergimizin içinde bulabilirsiniz. Kısaca söylemek gerekirse, krizin doğurduğu sorunların çözümü, sorunun kendisinde saklı: Yani reel sektöre, üretime yönelik destekleyici tedbirler, krizi çözecektir.
BAKTAD Ormanı için yaptığımız çalışmalar sürüyor. Çevre ve Orman Bakanı Sayın Veysel Eroğlu ile yaptığımız protokol hakkındaki yazıyı dergimizde okuyabilirsiniz. Ülkemizin doğal zenginliklerinin artırılması için çalışmaya devam edeceğiz.
BAKTAD olarak önemli bir eğitim projesine imza atıyoruz. Derneğimizin destekleriyle gerçekleşen, Siyavuşpaşa Kız Teknik Anadolu Meslek ve Meslek Lisesi Unlu Mamüller Atölyesi’nin açılışı Ekim ayı sonunda yapılacak. Eğitimin üretim için olduğu inancıyla yaptığımız mesleki eğitim destekleri artarak sürecek.
Sektörümüz giderek gelişiyor ve büyüyor. Bir Ramazan ayını daha arkamızda bıraktık. Tüketicimize daha iyi hizmet vermek amacıyla kendimizi geliştiren birçok çalışmaya dernek olarak önayak olmaya devam ediyoruz.
Baklava tadında kazançlar dileğiyle…